v Kişi, tenkitlerden yılmamalıdır. Çünkü, tenkitten korkan yükselemez.
v Yaptığın iyilikleri sayıp dökme, yüzleme. Sonra iptal etmiş olursun.
v Ettiğiniz nasihat ne olursa olsun, bir fayda umuyorsanız kısa kesin.
v İnsanlık, açıkta yapmaktan çekindiği işleri gizlice de yapmamaktır.
v Öfkeliyken öfkeni yenerek hürmet ve merhamet etmek ne güzel şeydir.
v Susmak ve tahammül etmek, daima herkese dert yanmaktan daha iyidir.
v Hakikati mi arıyorsunuz, ona erişmek elinizdedir. Güzel yaşayınız.
v Sıkıntı ve bunalımın ilacı; kendini Allah’a adamışlarla sohbettir.
v Dostlarına karşı elin açık olsun, avucunu yumarsan seni sevmezler.
v İyi gün görürken kötü günlere kendini hazırlayan, kötü gün görmez.
v Arkadaşım ayıbımla uyardı beni,/Kardeşliğin sünnetin budur temeli.
v İnsan ne kadar çok kitap okursa, o kadar yükseleceğini bilmelidir.
v Başkalarını düzeltmeye kalkma, kendini düzelterek örnek ol yeter.
v Bir mecliste en yüksek köşeyi tutabilmek için, acele etmemeliyiz.
v Güzel gören, güzel düşünür. Güzel düşünen hayatından lezzet alır.
v Sizi mutlu veya mutsuz kılacak olan mevkiiniz değil mizacınızdır.
v Önemli olan gerçeği bulmak değil, bulduktan sonra kaybetmemektir.
v Kimseye hile yapma; “hile aksi seda gibidir, döner sahibini vurur.”
v Bir işte sabır, sebat ve devamlılık, başarının altın anahtarıdır.
v İki şey insanı muradına kavuşturur; biri sabır diğeri de kanâat.
v İnsanları sadece bilgiyle değil, biraz da hisle idare etmeliyiz.
v İlim yaymak uğrunda gerekir çaba,/Bilgini kafandan aktar kitaba.
v Zamanı ve sözleri dikkatlice kullanınız. ikisi de geri alınamaz.
v Sana dünyada ömür zevki lazımsa, daima öfke ve sertlikten sakın.
v Bilmediğiniz bir şey için, “bilmiyorum” diyebilmek büyüklüktür.
v Hayatta başarılı olmak, akıllı olup akılsız görünmeye bağlıdır.
v Bir çok şeyi yarım bileceğimize, bir şeyi tam bilelim daha iyi.
v Başkalarını ıslah için, evvela kendimizi ıslah etmek icâp eder.
v Hiçbir zaman peşin hükümlü olmayın, her şeyin iyisi sonundadır.
v Hakiki muvaffakiyetler, bilgi, sebat ve doğrulukla elde edilir.
v Allah’ın nimetlerini düşünen kimse, başarı yoluna girmiş olur.
v Akıllı, düşmanın bile olsa danış, bilgisiz dostun fikrini geç.
v Hatalardan geri dönmek, bir dereceye kadar, ilerleme demektir.
v İnsanın saadeti, ağzını ve namusunu muhafazası nispetindedir.
v Bir işi en zor yanından düşünün, yaparken güçlük çekmezsiniz.
v Hakiki kurnaz, herkesi kendisinden daha kurnaz kabu1 edendir.
v Başınızın dinç olmasını isterseniz, dedikodudan uzak kalınız.
v Doğruluk öyle büyük bir kuvvettir ki, hileyi her zaman yener.
v Zekana güvenme, muntazaman çalışma yapmayan, başarılı olamaz.
v İlminizi artırmak istiyorsanız, ilmi sevenlerle ilgi kurunuz.
v Uzun yaşamak istiyorsanız, erişilemeyecek amaçlarınız olmalı.
v Fenalık ihmalkarlıktan, iyilik ve himmet ise gayretten doğar.
v Kim sabredip dikkatli davranırsa, temenni ettiğine nâil olur.
v Bulunduğun muhitin sevgi ve saygısını kazan ki rahat edesin.
v Herhangi bir acıyı unutmanın çaresi, çalışma ve faaliyettir.
v Kendine iyilik yapılmasını istersen, başkalarına iyilik yap.
v İki cihanda huzur istersen, münakaşa ve tartışmayı terk et.
v Bir işte muvaffak olmak için, o iş de sebat etmek gerekir.
v Hayatta aldıklarımız değil, verdiklerimiz bizi zengin eder.
v İnsan, tenkitten yılmamalıdır, tenkitten korkan yükselemez.
v Tatlılıkla muâmele edenin karşısında güçlükler kolaylaşır.
v Yaşamak, hayatın bütün acılarını neşe ile yenme sanatıdır.
v Akıl kendine hakim olmadığı zaman, en güzel şey susmaktır.
v Bir işe, bir vazifeye inançla başlayan, başarıyla bitirir.
v İntizamlı, –düzen sever- olmak, başarıya yaklaşmak demektir.
v Muvaffakiyet, “muvaffak olacağım” diye başlayabilenindir.
v Mutlu insan, elinde olanlarla yetinmesini bilen kimsedir.
v Taşı delen suyun tazyiki değil damlaların sürekliliğidir.
v Dostun için cömert davran ama, sır vermekte ihtiyatlı ol!
v Asıl muvaffakiyet, bir işin aşkla-şevkle yapılmasındadır.
v İnsan, kendinden başkasını örnek almadıkça, ilerleyemez.
v Dünyada varlık, öbür âlemde güzel ameller, insanı bahtiyar eder.
v Büyük acılar, insanları olgunlaştıran en iyi ilaçlardır.
v Sabırlı isen, kendini zaferle tebşir(müjde) edebilirsin.
v Adâletle hükmetmekte devam et, her zaman hâkim olursun.
v Arkadaşını kaybetmek istemiyorsan, onu denemeye kalkma.
v Kıymetten düşmek istemezsen, kimseyi kıymetten düşürme.
v Açları doyurup besleyen, kendi rûhunu ferahlatmış olur.
v Düşün, sonra konuş, böylece yanılmayı azaltmış olursun.
v Saatin iyiliği koşmasından değil, doğru gitmesindendir.
v Düşüne düşüne görmeli işi,/ Sonra pişman olmamalı kişi.
v Doğrunun, çalışkanın ve Allah’ı sevenin beli bükülmez.
v Akıl, düşüne düşüne, bıçak bilene bilene keskinleşir.
v Kafanı, mideni, çekmeceni lüzumsuz şeylerle doldurma.
v Kıskançlığı bırak ki, üzüntü ve kederden kurtulasın.
v Dağcılar, zirveye değil, önlerine bakarak ilerlerler.
v Dünya şerefi cömertlik, ahiret şerefi takva ile olur.
v Teenni ile hareket etmek, kişiyi maksuduna ulaştırır.
v Nefsinde tecrübe etmediğin şeyi, halka tavsiye etme.
v Zekâ, hayat mücadelesi ile gelişir, akla ışık tutar.
v Yetişme, verimli bir okuma alışkanlığının sonucudur.
v Rahat olmak isteyen, sağır, kör ve dilsiz olmalıdır.
v İki şey insanı muradına kavuşturur, sabır ve kanâat.
v Dünyada rahat yaşamak isteyen, her şeyi hoş görmeli.
v Lüzumuna kânî olduğumuz bir işi derhal yapmalıyız.
v Vefakâr olmak isteyen kimse, kimseye eza etmemeli.
v Güzel olmak isteyen kimse, haram işleri bırakmalı.
v İyilik eden kimseler, herkesin dostluğunu kazanır.
v Adalet ile idare, hükümetlerin en emin desteğidir.
v Bugün ki işini yarına bırakan başarısız kalmıştır.
v Bir işi başaracağına inanmak, başarının yarısıdır.
v Bir çene ne kadar yumruk yerse o kadar güçlü olur.
v İnsanın sözü aklına, hareketi aslına delâlet eder.
v Tecrübeli insan, başarılı ve azimli olan insandır.
v Daima hayır görmek isteyen, her işi hayra yorsun.
v Tevâzû, insanı insanlar nazarında şerefli kılar.
v Yüksek tepelere çıkmazsan ovaları seyredemezsin.
v Sahilden ayrılmazsan, okyanusları keşfedemezsin.
v İnsan hayatında yaptığı iyilik kadar mes’ût olur.
v Hevây-ı nefsine muhalefet et ki, kemâle eresin.
v Boş durmamak, çalışmak, mutluluğun anahtarıdır.
v İhlas ile Allah’tan korkan, mahluktan korkmaz.
v Sabır ve takva; işte muvaffakiyetin iki şartı.
v İnsan sevmedikçe kendisinde mutluluk göremez.
v Daimî başarılar, düzenli çalışmanın eseridir.
v İlim bir kilit, anahtarı ise soru sormaktır.
v Cesaret ve gayret, her müşküle galebe çalar.
v Severek yapılan işler, başarı ile sona erer.
v Tedbirli hareket etmek, mâişetin yarısıdır.
v Adil olmadıkça mes’ût yaşamak imkanı yoktur.
v Kur’an kendisine uyanları selamete çıkarır.
v Tembellikte devam eden emeline kavuşamaz.
v İman, vicdan huzurunun birinci şartıdır.
v Muvaffakiyetin ilk düşmanı tembelliktir.
v Şükretmek, nimetin devamına sebep olur.
v Meziyetler takdir ve teşvikle gelişir.
v Zor şartlar, güçlü insanlar yetiştirir.
v Gayret her müşküle galebe çalar.
v En güzel sermaye iyiliktir.