İbret-i Âlem
Doğayı ibret kılmış bize yaradan
Böğürtlene ulaşmak zor çalıdan
Nerede bir güzellik dikene saklanmayan
Gül dalının iğnesidir onu koruyan
Bir kedidir arslan soyundan
Pençesidir onu vahşi kılan korkulan
Çiçek böcek mahlûkat
Koku ten bakış duruş ölçülen
Hangisi yana/kalır doğrudan
Güçte ve inatta öte yok katırdan
Kokusuna katlanınca şifa sarımsaktan
Âh ile geçilmez bu ömür kahırdan
İbret alınmalı tabiattan
Dağlar bile yürürken sarsıntıdan
Seyre gelinmedi dünya uzaktan
Bir ceviz olup kabuğuna saklanan
Ele saça kına olunmalı yaprağından
Nar misali binlerce tane
Başında tâcı ile bir küçük gövde
İzi çıkmazken hiçbir kumaştan
Kan damlar zahmetine katlanan yanaktan
Sorulmazken görünen gözbebeği karasından
Renklere takılırız mavi yeşil elâsıylan
Kara dır oysa görmeleri odakta toplayan
Bakmalı aynalarda yansıyanlara aldanmadan
Yaşanmıyor ibret-i âlemden ders alınmadan
Rabbim ayırmasın bizleri fikr-i akıldan
Gönül Ersin Gürsu